Modern hukuk sistemlerinde, yargının yükünü azaltmak ve taraflar arasındaki uyuşmazlıkları daha hızlı, barışçıl yollarla çözmek amacıyla alternatif çözüm yollarına başvurulmaktadır. Bu yöntemlerin başında gelen arabuluculuk, Türk hukuk sisteminde özellikle iş hukuku ve ticaret hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda zorunlu hâle getirilmiştir. Peki, aile hukukunda arabuluculuk uygulanır mı? Boşanma, velayet, nafaka gibi davalarda zorunlu arabuluculuk şartı var mı? Bu sorular, aile mahkemelerinde dava açmayı planlayan pek çok kişi için önem taşımaktadır.
Bu makalede, aile hukukunda arabuluculuğun kapsamı, zorunlu arabuluculuğun uygulanıp uygulanmadığı, uygulamadaki istisnalar ve hukuki altyapısı incelenecektir.
1. Arabuluculuk Nedir?
Arabuluculuk, taraflar arasındaki özel hukuk uyuşmazlıklarında, tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin (arabulucunun) yardımıyla çözüme ulaşmayı amaçlayan alternatif bir uyuşmazlık çözüm yoludur. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile düzenlenen bu sistem, gönüllülük esasına dayalı olmakla birlikte bazı alanlarda zorunlu olarak uygulanmaktadır.
2. Aile Hukukunda Arabuluculuk Uygulanabilir mi?
Türk hukuk sisteminde, aile hukuku uyuşmazlıklarında arabuluculuk prensip olarak uygulanabilir ancak bu uygulama, bazı sınırlamalara tabidir. 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nun 1. maddesinde, arabuluculuğun yalnızca “tarafların serbestçe tasarruf edebileceği özel hukuk uyuşmazlıkları”nda geçerli olduğu belirtilmiştir.
Buna göre, aile hukukuna ilişkin bazı uyuşmazlıklar arabuluculuğa elverişli iken, bazıları elverişli değildir. Örneğin:
Arabuluculuğa Elverişli Aile Hukuku Uyuşmazlıkları:
- Nafaka miktarının belirlenmesi veya artırılması,
- Mal paylaşımı konuları,
- Aile konutu üzerindeki haklar,
- Katılma alacağı gibi mali nitelikli talepler.
Arabuluculuğa Elverişli Olmayan Aile Hukuku Uyuşmazlıkları:
- Boşanma kararı verilmesi,
- Velayetin kime verileceği,
- Soybağı kurulması,
- Evlat edinme, vesayet, gaiplik gibi kişisel haklara ilişkin davalar.
Zira bu tür konular, tarafların tek başına tasarruf edemeyeceği, kamu düzenini ilgilendiren meselelerdir. Özellikle boşanma gibi sonuç doğuran bir karar, ancak mahkeme kararı ile verilebileceğinden, bu konuda arabuluculukla bağlayıcı bir karar alınması mümkün değildir.
3. Aile Hukukunda Zorunlu Arabuluculuk Var mı?
Güncel yasal düzenlemelere göre, aile hukukuna ilişkin hiçbir konuda zorunlu arabuluculuk bulunmamaktadır. İş ve ticaret hukukunda olduğu gibi “ön koşul” niteliğinde bir arabuluculuk mekanizması, aile mahkemelerinin görev alanına girmemektedir.
Ancak isteğe bağlı arabuluculuk mümkündür. Taraflar isterlerse dava açmadan önce veya dava sırasında bir arabulucuya başvurarak çözüm arayabilir. Arabuluculuk sonucunda uzlaşma sağlanırsa, bu anlaşma mahkeme kararı niteliğinde icra edilebilir hâle getirilebilir.
4. Uygulamada Arabuluculuğun Rolü ve Tavsiyeler
Her ne kadar zorunlu olmasa da, özellikle çekişmeli mal paylaşımı, nafaka düzenlemeleri gibi konularda tarafların dava öncesinde arabuluculuğa başvurmaları zaman, maliyet ve psikolojik yıpranma açısından büyük kolaylık sağlayabilir. Taraflar arasında daha az travmatik bir boşanma süreci yürütülebilir, çocukların menfaatleri daha hassas biçimde korunabilir.
Uygulamada dikkat edilmesi gereken bazı noktalar şunlardır:
- Arabuluculuk süreci gizlidir. Taraflar, görüşmelerdeki beyanlarını sonradan mahkemede aleyhe delil olarak kullanamaz.
- Arabulucu tarafsız ve bağımsızdır. Taraflara hukukî danışmanlık veremez; sadece çözüm üretmelerine yardımcı olur.
- Arabuluculuk anlaşması mahkemece onaylanırsa, ilam niteliğinde belge hâline gelir.
Sonuç
Aile hukukuna ilişkin uyuşmazlıkların hassas yapısı göz önüne alındığında, tarafların barışçıl yollarla anlaşmaya varması toplumsal ve bireysel fayda sağlamaktadır. Her ne kadar aile hukukunda zorunlu arabuluculuk bulunmasa da, tarafların karşılıklı iradeleriyle ihtiyari arabuluculuk yolunu seçmeleri mümkündür. Boşanma ve kişisel statüye ilişkin kararlar mahkemece verilmeye devam ederken; nafaka, mal rejimi, çocukla kişisel ilişki gibi konularda arabuluculuk, yargılamaya gerek kalmadan hızlı ve etkili çözümler sunabilir. Bu süreçte tarafların hak kaybına uğramamaları için hukukî destek almaları önem taşır.
Diğer Yazılarımız:
Boşanma Davasında Tanıkların Rolü ve Beyanlarının Hukuki Niteliği
Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Türk Hukukundaki Yansımaları
Anlaşmalı Boşanma Protokolü Nasıl Hazırlanır?
Boşanmada Ortak Varlıkların Gizlenmesi ve Hukuki Yaptırımlar
Babalık Davası ve Soybağının Reddi: DNA Testi ve Hukuki Süreç
Nişanlanmanın Bozulması Halinde Maddi ve Manevi Tazminat
Evlat Edinme ve Hukuki Sonuçları: Velayet, Soybağı ve Miras Hakkı
Aile Konutu Şerhi Nedir ve Nasıl Konulur?
Boşanmada Soyadı Kullanımı: Kadının Evlenmeden Önceki Soyadını Kullanması
Boşanmada Maddi ve Manevi Tazminat Talepleri: Ölçütler ve Uygulama
Nafaka Türleri: Tedbir, Yoksulluk ve İştirak Nafakası Arasındaki Farklar
4 thoughts on “Aile Mahkemelerinde Dava Açmadan Önce Arabuluculuk Uygulanır mı?”