Ticari İşletme Devri ve Hukuki Sonuçları

Ticari işletme, bir tacirin malvarlığının bütünü içinde, faaliyetinin yürütüldüğü unsurların bir araya gelmesiyle oluşan ekonomik bir bütündür. Bu bütünün, bir bütün olarak devredilmesi ise hem ticaret hukuku hem borçlar hukuku bakımından önemli sonuçlar doğurur. Özellikle markalar, müşteri çevresi, kiracılık hakkı, ticaret unvanı gibi değerlerin devri, yalnızca mal devri gibi değil, bir sistemin aktarımı olarak değerlendirilmelidir. Bu makalede ticari işletme devrinin tanımı, unsurları, şekli ve doğurduğu hukuki sonuçlar detaylı olarak incelenecektir.

1. Ticari İşletme Kavramı ve Unsurları

Türk Ticaret Kanunu’nun 11. maddesine göre ticari işletme, esnaf işletmesi seviyesini aşan faaliyet hacmine sahip işletmedir. Ticari işletme şu unsurlardan oluşabilir:

  • Fiziki unsurlar: Demirbaşlar, makine ve araçlar, stoklar, kira hakkı vb.
  • Fikri unsurlar: Marka, patent, ticaret unvanı, internet alan adı vb.
  • Gayri maddi unsurlar: Müşteri çevresi, şöhret, pazarlama ağı gibi soyut değerler.

Ticari işletme bu unsurların toplamından meydana gelir; unsurların her biri ayrı ayrı devredilebileceği gibi, bir bütün olarak da devredilebilir.

2. Ticari İşletme Devrinin Şekli

Ticari işletmenin devri, Türk Borçlar Kanunu’nun 202 ve devamı maddeleri ile Türk Ticaret Kanunu hükümlerine tabidir. Devrin geçerliliği için:

  • Yazılı şekil şarttır.
  • Devir sözleşmesinde, işletmenin tüm aktif ve pasifleriyle devredildiği belirtilmelidir.
  • Ticaret siciline tescil ve ilan, devrin üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilmesi için gereklidir (TTK m. 11/3).

Bu bağlamda noter tasdiki değil, yazılı sözleşme ve tescil esastır. Ancak taşınmaz devri söz konusuysa, ayrıca tapuda işlem yapılması gerekebilir.

3. Ticari İşletme Devrinin Kapsamı

Bir ticari işletmenin devri; aksine bir düzenleme yoksa aşağıdaki unsurları da kapsar:

  • Ticaret unvanı (TTK m. 46/2)
  • Müşteri çevresi ve işletmenin itibarı
  • Markalar ve fikri haklar
  • İşletmeye bağlı taşınırlar ve haklar
  • İş sözleşmeleri (işçilerin tüm hak ve borçlarıyla birlikte geçmesi)

Ancak bu unsurların devri, her zaman otomatik değildir. Örneğin;

  • Marka devri için Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde ayrıca işlem gerekebilir.
  • Kiracılık hakkının devri için mülk sahibinin onayı aranabilir.

Bu nedenle, her unsur özelinde ayrı değerlendirme yapılmalıdır.

4. Borçların ve Alacakların Akıbeti

a) Borçlar

Ticari işletmeyi devralan kişi, işletmeye ilişkin borçlardan da sorumlu olur (TBK m. 202). Ancak bu borçların:

  • Devralana bildirilmiş olması,
  • Devralan tarafından kabul edilmiş olması

gereklidir. Bildirilmeyen borçlar için devralan sorumlu olmaz. Ancak alacaklı, devreden kişiye karşı da hak iddia edebilir.

b) Alacaklar

Alacakların devri için ayrıca bildirim yapılması gerekebilir. Ticari defterlerde kayıtlı veya fiilen bilinen alacaklar devrin kapsamına girer. Alacaklı durumundaki değişiklik için borçlunun rızası aranmaz; ancak borçluya bildirim zorunludur.

5. İş Sözleşmelerinin Devri

Ticari işletmenin devri, işçilerin iş sözleşmelerini de etkiler. İş Kanunu’nun 6. maddesine göre:

  • Tüm iş sözleşmeleri devralan işverene aynen geçer.
  • İşçilerin kıdem ve ihbar süreleri korunur.
  • İşçi, yalnızca işletme devri nedeniyle iş sözleşmesini feshedemez.

Bu düzenleme, iş güvencesini teminat altına alır.

6. Rekabet Yasağı

Ticari işletmenin devrinde, devreden tacirin devralan ile rekabete girmemesi, dürüstlük kuralı gereğidir. Bu yasak:

  • Aksi kararlaştırılmadıkça, makul süre ve coğrafi sınırlar içinde geçerli olur.
  • Devir sözleşmesine ayrıca rekabet yasağı maddesi eklenmesi önerilir.
  • Aksi takdirde devreden kişi, aynı faaliyet alanında yeni bir işletme açarak haksız rekabet yaratabilir.

7. Tescil, İlan ve Üçüncü Kişilere Etki

Ticari işletmenin devri, ticaret siciline tescil edilmedikçe, üçüncü kişiler açısından ileri sürülemez (TTK m. 11/3). Bu nedenle:

  • Sözleşme imzalandıktan sonra tescil işlemi yapılmalı,
  • Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edilmelidir.

İlanla birlikte üçüncü kişiler, yeni malik karşısında haklarını koruma altına alır.

8. Sonuç

Ticari işletme devri, sıradan bir mal devri olmayıp, bir ekonomik bütünlüğün ve kurumsal kimliğin el değiştirmesi anlamına gelir. Bu süreçte sadece işletme unsurlarının değil, borçların, iş ilişkilerinin, fikri hakların ve ticari itibarın da devri söz konusudur. Hukuki olarak geçerli ve etkili bir ticari işletme devri için, yazılı şekil, tescil ve kapsamlı sözleşme düzenlemesi büyük önem taşır. Ayrıca tarafların yükümlülüklerini, sınırlarını ve olası riskleri net olarak belirlemesi gerekir. Bu nedenle, devir işlemleri mutlaka hukuki danışmanlık eşliğinde yürütülmelidir.

Diğer Yazılarımız:

Ticaret Hukukuna Giriş: Temel Kavramlar ve Mevzuat

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda Yapılan Son Değişiklikler ve Etkileri

Ticari İşletme ve Tacir Kavramı: Hukuki Sonuçları ve Uygulamadaki Önemi

Ticari Sözleşmelerde Dikkat Edilmesi Gereken Hukuki Unsurlar

Haksız Rekabetin Unsurları ve Ticaret Hukukundaki Koruma Mekanizmaları

Rekabet Yasağı Sözleşmeleri: Şartları, Süresi ve Geçerliliği

Tahkim Yolu ile Ticari Uyuşmazlıkların Çözümü

İflas Erteleme ve Konkordato Arasındaki Farklar

Ticari Davalarda Delil Yönetimi ve İspat Yükü

Ticari Alacaklarda Temerrüt Faizi ve Uygulama Alanları

Cari Hesap Sözleşmesi ve Uygulamadaki Önemi

Av.Mücahit Ahmet Tumbul

One thought on “Ticari İşletme Devri ve Hukuki Sonuçları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer Yazılarımız

Avukatı Ara