Küreselleşme ile birlikte yurtdışında çalışan Türk vatandaşlarının sayısı giderek artmakta; bu durum, sosyal güvenlik haklarının korunmasını daha da önemli kılmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, yurtdışında çalışan vatandaşlarının sosyal güvenlik haklarını teminat altına almak amacıyla ikili sosyal güvenlik anlaşmaları imzalamakta, yurt dışı hizmet borçlanması gibi düzenlemelerle emeklilik hakkını da mümkün kılmaktadır. Bu makalede, söz konusu haklar hukuki bir çerçevede ele alınacaktır.
1. İkili Sosyal Güvenlik Anlaşmaları
Türkiye, birçok ülke ile sosyal güvenlik sözleşmeleri imzalamıştır. Bu anlaşmalar, yurtdışında çalışan Türk vatandaşlarının, hem Türkiye’de hem de bulundukları ülkede sosyal güvenlik haklarının korunmasını sağlamaktadır. Anlaşmalar, sigortalılık sürelerinin birleştirilmesi, emeklilik, sağlık yardımları ve iş kazası hükümlerini kapsamaktadır.
Örneğin Almanya, Fransa, Hollanda, Belçika gibi ülkelerle imzalanan sözleşmelerde, iki ülkede geçen hizmet sürelerinin birleştirilerek emeklilikte dikkate alınması mümkündür. Böylece vatandaş, her iki ülkede de prim ödemişse, her iki ülkenin kurumu da kendi mevzuatına göre kısmi aylık bağlayabilmektedir.
2. Yurt Dışı Hizmet Borçlanması
Yurtdışında çalışmış olan Türk vatandaşlarının en önemli haklarından biri de yurt dışı borçlanma hakkıdır. 3201 sayılı Kanun uyarınca, yurtdışında geçen çalışma süreleri, sosyal güvenlik açısından Türkiye’de geçmiş sayılabilmekte ve borçlanma yapılarak emeklilik hakkı elde edilebilmektedir. Borçlanma yapılabilmesi için:
- Türk vatandaşı olunması (çalışma süresi içinde veya borçlanma tarihinde),
- Çalışma süresinin belgelendirilmesi,
- Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) borçlanma talebinde bulunulması gerekmektedir.
Borçlanma bedeli, başvuru tarihinde yürürlükte olan asgari ücret üzerinden hesaplanmakta olup, borçlanılacak sürelere ilişkin primlerin ödenmesiyle birlikte hizmet kazanımı sağlanmaktadır.
3. Emeklilik Şartları ve Başvuru Süreci
Yurtdışında çalışan bir Türk vatandaşı, hem çalıştığı ülkede hem de Türkiye’de emekli olma hakkına sahip olabilir. Ancak Türkiye’de emeklilik için:
- Yeterli borçlanma yapılması,
- Belirlenen yaş şartının tamamlanması,
- Gerekli prim gün sayısının doldurulması gereklidir.
Yurtdışı borçlanmasına dayalı emeklilik talepleri SGK’ya yapılmakta, başvuru sonrasında gerekli şartları sağlayan kişilere aylık bağlanmaktadır. Bu kişiler, Türkiye’de çalışmaya devam etmeksizin yalnızca yurtdışındaki süreleri borçlanarak emekli olabilirler.
Ancak dikkat edilmesi gereken husus, bazı ülkelerde emekli aylığı alınırken çalışmanın kısıtlanmış olmasıdır. Örneğin Almanya’da sosyal yardım alanların, Türkiye’den emekli aylığı alması durumunda bu yardımlar kesilebilmektedir.
4. Sosyal Güvenlik Uyuşmazlıklarında Hukuki Koruma
Yurtdışında çalışan vatandaşların sosyal güvenlik uyuşmazlıklarında hak arama yolları mevcuttur. SGK tarafından borçlanma veya emeklilik başvurusunun reddedilmesi halinde, kararın tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde idari itiraz yapılabileceği gibi, red kararının dava konusu edilmesi de mümkündür.
Sonuç
Yurtdışında çalışan Türk vatandaşlarının sosyal güvenlik hakları, hem ulusal mevzuat hem de uluslararası anlaşmalarla korunmaktadır. İkili sosyal güvenlik anlaşmaları sayesinde sigorta sürelerinin bütünleşmesi sağlanırken, yurtdışı borçlanması imkânı ile emeklilik hakkı elde edilebilmektedir. Bu süreçte hukuki danışmanlık almak, başvuru ve takip işlemlerinde hak kaybının önüne geçmek adına büyük önem taşımaktadır.
Diğer Yazılarımız:
Alt İşverenlik (Taşeron) İlişkileri ve Sorumluluklar
İş Kazası ve Meslek Hastalığında İşverenin Sorumluluğu
Gece Çalışması ve Kadın İşçilerin Korunması
Güvencesiz Çalışma Türleri: Belirsiz Süreli, Kısmi Süreli ve Deneme Süreli İşler
Konkordato: Borçlunun Mali Yeniden Yapılanma Hakkı
İş Kazasından Kaynaklanan Maddi ve Manevi Tazminat Davası
4857 Sayılı İş Kanununun 24. Maddesi Kapsamında İşçinin Haklı Fesih İmkanları
3 thoughts on “Yurtdışında Çalışan Türk Vatandaşlarının Sosyal Güvenlik Hakları: İkili Anlaşmalar, Borçlanma ve Emeklilik”